Tuesday, February 23, 2010

Alp'in Asklari

Dun aksam okuldan eve dönus yolunda:

Alp: Anne bana Embla ve Seyma asikmis, Emilia söyledi.

Ben: Peki ya sen hangisine asiksin?

Alp: Ben ikisini de umursamiyorum...

Ben: Yoksa Emilia'ya mi ?

Alp: Biz arkadasiz...

Sabah kahvaltisini bitirdi, salonda topla 2 sut cekerek mutfaga bize geri döndu :

A-Biliyor musun Anne, Seyma'nin neden asik oldugunu biliyorum, gecen gun ona masaj yaptim, o yuzden bana asik oldu.

B- Cimnastik dersinde mi?

A-Okuma dersinde, bir grup okudu digeri sirta masaj yaptik!

Thursday, February 18, 2010

Kizgin Zamanlar!

Demis Melih Asik bugunku yazisina baslarken, ben okudum ders calisir gibi, biraz sabir, cok iyi ayrintilar var! En cok geri geri yurume eylemini merakla bekliyorum. Umarim katilimi cok olur, olmali da, ne de olsa önculeri TR'nin yuz aki kisilikleri...

Tuesday, February 16, 2010

Tr'de spora bir yorum!

Cano'dan gelen yorumu buraya kopyaliyorum, ne kadar dogru söyluyor.
Isvec'te de tum spor derneklerine cocuklarin aileleri destek veriyor. Futbol, basket, innebandi, valeybol, handbol gibi sporlarin koclarinin (Calistirici)cogu anne-babalar, ya da buyuklerin grubundan 15-20 yaslarinda sporcular. Buna ragmen uzerine para ödeniyor, kahve-pasta-bilet satip dernege gelir ediliyor ki, aidatlarla (sezonluk ödeme) yetismeyen giderler karsilansin.

"Simdi bu olimpiyata katilan cocuklar milli sporcu mu degil mi?!Benim kafam orada karisiyor biraz. Degismediyse benim bildigim Turkiye milli sporcularina bir sekilde devlet destegi saglar. Naim'i hatirliyorum mesela, Ozal donemi ev, altin vs. ihya olmustu. Sonra yol, yemek harclari falan olurdu galiba .Bu cocuklar da madalya alsalar bir getirisi olacak mi maddi onlara mesela?Isin ilginci Kanada'da yok oyle bir sey, herkes kendi imkanlariyla profesyonel anlamda sporunu yapiyor, koclarin, malzemelerin parasi, yol paralari hep ailelerin cebinden. Boyleyken 200 gibi rakamlarda sporcu katiliyor olimpiyatlara. Tamam Kanada gelismis ulke, gelir seviyesi yuksek falan ama yine de onemsenecek buyuk paralar bunlar. Bence ailede is bitiyor. Maalesef bizim toplum yapimizda cocuklar okula gitsin, ya doktor ya muhendis olsun idealleri sporcu yetistirmekden cok ustte... Ozel dersanelere paralar akitilirken spor icin ne devlet, ne aile para harcamak istemiyor...Ne yazik di mi?"

Monday, February 15, 2010

Olimpiyat Oyunlari

basladi . Biz ailece cok yakindan takipteyiz. Bayrak gecidinde topu topu (yarisi olimpiyat komitesi uyeleri) 10 kisilik kafile gözlerimi doldurmaya yetti. Ama dans ederek gecen guzel Tugba ve arkadaslari icimize biraz su serpti. PratikAnne iyi bir konuya el atmis.Tugba'nin bloguna ben sans dileklerimi gönderdim, siz de ihmal etmeyin.

Saturday, February 13, 2010

Genc anne-baba olmanin faydasi!

Ege: Anne, babama kac yasinda asik oldun?

Ben: 35

Ege: Evlendiginizde kac yasindaydin?

Ben: 36

Ege: Ben 20 yasinda evlenecegim! Nicin Biliyor musun? Böylece cocuklarimla daha uzun sure yasayacagim!

Not: Bu (abartisiz, dusunduren, ebeveyni huzunlendiren ) diyalog 6 yasindaki Ege ve 46 yasindaki annesi arasinda sabah yeni uyandiklarinda gecmistir!

Friday, February 12, 2010

Politik Icerikli Bir Sobe!

Acalya'dan geldi adam akilli bir sobe konusu...Yazmak lazim (Alpce). Ben politik göruslerini bir - iki izmle aciklayamayan hatta bir-iki soblona oturtamayan biri olarak, nasil dusundugumu dilimin döndugunce yine icten yanitlayacagim...

1) Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda ne düşünüyorsunuz?

Yazara, cizere, sokaktakine dokunuluyor da, neden milletvekillerine dokunulmuyor? Önce onu anlasak, degil mi ?! Neden korkuyorlar? Dusuncelerini söylemeden korkuyorlarsa, o zaman dusunce özgurlugunu genisletip yasalastirsinlar. Sonra da dokunulmazligi kaldirsinlar. Oh ne istiyorlarsa söylesinler artik. Ataturk'e, laik diktaya, etnik ayrimciliga, kim ne dusunuyorsa söyleyebilsin, söylesin ki biz degistik diye milleti kimse alavare dalavereyle oyalamasin. Böylece zirt pirt parti de kapanmaz. Yok amac koltuk sayesinde yolsuzluk yapmaksa, pektabiki dokunulmazligi kaldirmak islerine gelmiyecektir.

2)Seçim barajı kaldırılsın mı? Neden?

Secim baraji kesinlikle %4'e dusurulsun, Isvec'teki gibi. Yuz tane TR'de parti var. Tamamen kalkarsa hukumeti kuramazlar, arap sacina döner.

3)Adayların belirlenmesinde nasıl bir yöntem uygulansın?

Meclisin yarisi kadin olacak sekilde belirlensin. Diger yarisi da nasil olursa olsun. Ister dudak ustu biyikli isterse sol elle taharatlandigi icin sag elde gumus yuzuklu! Pek tabiki hicbirinin öz gecmisinde yolsuzluk olmasin...

Not: Kadinlarin da ya anne ya da calisiyor olmasi, kosulu olsun!

4)Yargı bağımsızlığı sizin için ne anlam taşıyor?

Taraf olmayan, politik, dini, etnik görusun etkisinde kalmayan. Su andakinden cok uzakta.

5)Beşinci soruyu siz belirlemek durumunda olsaydınız neyi öğrenmek isterdiniz?

Turkler acaba musluman olmasalardi, TR'yi yine de hep sag partiler mi yonetirdi?

Ben de bu sobeyi "apolitik degilim", diyen arkadaslarima göndereyim, hem de isim vermeden, onlar kendilerini bilirler!

Thursday, February 11, 2010

KORKARSANIZ KORKUTULURSUNUZ!

Tiklayin! Buna da tiklayin! Ben iki kitabini okumustum. Birinin iceriginden bir kucuk ayrintiyi (yillar önce bir bayram ziyaretinde bizimkilere gittigimde) bahsettigimde cok buyuk tepki almistim. Gazete disinda birsey okudugunu sanmadigim, ustelik sigara ve alkole ise kazancindan cömertce bir pay ayirdigina tanik oldugum, o sirada bizimkileri ziyarete gelmis olan, babamin kuzeninin tepesini attirip, evi terketmesine neden olmustum!

Tahta Kayaklar!

Yukaridaki fotografin haberini suradan okuyabilirsiniz! Hic unutamadigim, ayni göruntuyu, 1983 yilinda Bingöl'de kayak yarislarina gittigimizde görmustum. Biz takimdakilerin cogunun da kayagi kendisinin degil, universitenindi. Bazi cocuklar sansliydilar, beden terbiyesinden kayak edinmislerdi. Ama buyuk bir cogunlugu uyduruk tahta kayaklariyla son surat inis yapiyorlardi.

Yapacak hicbirseyi olmayan bu genclere, en azindan eski kayaklari dagitarak, birakin iyi bir sporcu olmalarini, en azindan biryerlerini kirmadan kayak kaymalarini saglamasini devlet artik akil edinmeli...

Tuesday, February 2, 2010

Pekmezin Faydasi!

Ben: Oglum pekmez cok dogal, besleyici bir besin, ben kucukken pekmez yiyerek buyudum...

Alp: O yuzden mi boyun kisa?(Son derece ciddi, dalga da gecmiyor)

Ben: Boyumun kisaligi pekmezden degil, sutu yeterince icmememden...

Ad Gunu Nasil Kutlanir!

Ege: Anne bugun benim ad gunum,hediye istiyorum.

Ben: Oglum ben Isvecli degilim, bizde öyle ad gunu yok, hediye alamayiz simdi. Vaktimiz de yok. En iyisi babana sor. Hem nasil ögrendin ögretmenin mi söyledi?

Ege: Takvimde okudum. Ad gununde tebrik edilir, sonra hediye verilir.

P-O eve geldiginde: Ben sana kocaman bir kucak veriyorum, benim hediyem bu!

Sabah Ben: Tamam dun baktigimiz bakugani bulabilirsem alirim.

Ege: Ben yaninda olsam daha iyi olurdu ama sakin unutma, iyi bak.

Öglen sehirdeki oyuncakcida daha önce aldigimiz paket vardi, tekler satilmis. Alp'in tenis idmani varken diger oyuncak magazasina gidip Dusk'i bulmaya calisacagiz.

Yasgunu, Noel bir de ad gunu cikti basimiza!