Monday, September 10, 2007

Icine edilen bir ulke: Irak; boyali medyamiz ve okuma önerisi.

Dun Isvec devlet televizyonu haberlerin arasinda herzaman oldugu gibi yakin dogudan bir göruntuyle geldi. Irakli gazeteci bir hanimin kayitlarini ve halkla birebir görusmelerini gösterdi. Hicbir gelecek yok diyor, hersey yikilip yakilmis, ne bir alisveris dunyasi, ne bir oturulup yenebilecek icebilecek yer var, hepsi yerle bir olmus, diye aglayarak anlatti.

Isvec TV kanallarinin en ticari olani bile bizdeki devlet kanallarinin göruntu ve program cirkinligiyle yarisamaz. Turkiye'de kaldigimiz 7 hafta boyunca Alp ve Ege'nin TV'den biraz birseyler ögrenebilme olanaklari sifirdi. Devlet kanallarinda bir arapca kelime kalabaligi, özel kanallarda surekli bagiris cagiris yinelenen haberler, magazin, oyun, turku, musik ne kadar cok eglence sever bir milletmisiz hayret ettim...Bazi sevdigim gazetelerin bile, göruntusu pornografik resimlerden gecilmiyordu...Insanlara bu gazeteleri bu resimlerle mi okutabileceklerini saniyorlar...Dun burada ise radyo programinda bir vatandasin sikayeti; gazetelerde en cok hanim sporcular yer aliyor, bizim basarili erkek sporcularin da ayni sIklikta yer almasi gerekir diye görus bildirirken, bizim gazeteleri animsamak bile istemedim...

Ilave olarak yine bir okuma önerim var Radikal'den Altan Öymen'in yazisi...

5 comments:

B5 said...

-Bizim medya- dedigin aynen o sekilde tabii. O zaten insanlari uyutmak icin yapilmis bir sey. Ne gazete, ne dergi, ne TV sana birsey ogretir. Varsa yoksa reklam(paranin geldigi yer) o da seni cilginca alisverise yonlendirir. Gelismekte olan ulkelerin bir numarali isi! Satin alma cilginligi! Gorgusuzce ve cilginca!
Kucukken Italyan gazetelerini cok bayginlik getirici bulurdum, resim yok diye. Biraz buyuyunce anladim onlarin bakilmak degil OKUNMAK icin oldugunu. Kolay yani bakmak ya. Okumak ikinci vites beyin istiyor. O bile coook!
(Bir de ne hikmetse bu isi akademik olarak okudum ve asla o cevrede calisamayacagimi anladim!)

Oneriler icin tesekkurler, böyle iyi oluyor arada haberlere senden ulasmak :)

Meltem said...

Evet maalesef endişelerimiz gün geçtikçe artıyor. Altan Öymen'in bahsettiği bu toplumsal baskı meselesini biz de dün bir kaç arkadaşımla konuştuk. Sokakta gördüğüm türban takmış ucube giyim tarzındaki insanlar gün geçtikçe artıyor. Bir de kendilerine bir moda yarattılar ki sorma. Örneğin boyundan askılı bluzlar giyiyorlar ama içinde uzun kollu tişörtler, diz hizasında etekler bacaklar çıplak ya da çok dar pantolonlar vs. Yani çoğu ne yaptığını bilmiyor senin anlayacağın. Türban kendi içinde modasını yarattı ve kitleleri sürüklüyor. Tabi en cahillerden başlayarak. Sen Datça'da onları izleme şansını yakalayamadın. İstanbul'u bir görmen lazım. Türk gençliği nereye gidiyor. Diğer taraftan da Avrupalı gençleri geride bırakacak eğitimler vererek bir avuç genç yetiştiriyoruz. Ben asıl onları düşünüyorum ne olacaklar. Asıl acıyı onların yaşamamasını dilerim.

Alp ve Ege'nin Annesi said...

B5, gazeteleri degil, sadece yazarlarini okuyor hale geldim. Yine de gözunun icine sokar gibi abuk subuk resimlerle karsilasmak beni sinirlendiriyor...Turkiye'deki gelisme maalesef hic umut verici degil. Aksini olmasini cok isterdim. Kardesim okuma artik! sinirlerini de bozma!diyor, cunku gördugum birsey yok, okumazsam da iyice habersiz olur burada mutlu olurum dusuncesinde...

Meltem, 81-85 de ben Erzurum'da Uni.'de okudugum yillarin basinda, kizlara yapilan sagci ve dincilerden baskilar sonucu birsuru kurtarilmis yuksekokulun kizlari basi kapali idi, kapalilar kapali mektuba, aciklar agzi acik mektup'a benzer, acik mektubu herkes okur derlermis...Pantalon giymezdi basi acik olsa bile bazi kizlar Erzurum'da, hele kot giymek orospulukla esdegerdi.Sonradan YÖK le birlikte kizlar basini actilar ve herkez toplum baskisindan kurtuldu...Hatta bir Erzurumlu arkadasim giyemedigi Levi's pantolonunu bana vermisti... Sen de Istanbul'u göruyorsun sadece, bir de Anadolu'nun tutucu illerini gidip görmek lazim kimbilir oralarda nasil durum...Hatta nasil olacak en kisa zamanda...Bu konuda cok cok tutucuyum turbanin kesinlikle ve kesinlikle yasak olmasindan yanayim...Hic kimse beni anti demokratikle suclamasin cunku yasadiklarim, görduklerimle gercekleri benden daha iyi yasamis olamaz...O yillarda basket, kayak takimlari ile Anadolu'da gezdim,Istanbul'da yasarken Fotograf Klubu ile yine Anadolu'da surekli gezdim, hatta hatta Anadolu'nun göbeginde dogdum buyudum ve dinci, dindar, dinsiz birsuru akrabalari olan biriyim.Tek kelime ile destekledigim sey:TURBAN YASAK KALMALI...

Meltem said...

Aynen sana katılıyorum ben de. Ama görüyorsun işte demokratik olalım söylemlerini abarttık biraz. Gitgide teokratik yönetime doğru kayıyoruz.

Alp ve Ege'nin Annesi said...

Meltemcim, Bu savasi maalesef kaybettik! demisti sevdigim bir yazar kendisine yazdigim bir yoruma cevap olarak...