İslam gerçeği
Kitapları New York Times'ın en çok satan kitapları arasına giren, musevi yazar Robert Spencer'in, "The Truth About Muhammed (Hazreti Muhammed Gerçeği)" isimli kitabı, taraflı olmasına rağmen, İslamın bugünkü konumu hakkında bazı ilginç tespitlerde bulunuyor:
Bunları 6 temel başlıkta toplayabiliriz:
1) İslam dini gerçek savaşlar yapılarak yayılmıştır. Yapılan 27 savaşın 9'una Hazreti Muhammed bizzat katılmıştır. İsteğini, barış yoluyla değil savaşla elde etme uygulaması, İslamda yaygındır. "Cihat" geleneği de bu temelden kaynaklanmakta ve zaman zaman terörizme bile hizmet eder duruma gelmektedir.
2) İslam ülkeleri, karşılaştırmalı olarak geri kalmıştır. Müslümanlar, geri kalmışlıklarının nedenini, kendilerinde değil başkalarında aramaktadır. İslam ülkelerinde, kendi ülkelerinin "özellikle geri bırakılmış" olduğu kanısı yaygındır. Bu nedenle de, gayri müslimlere karşı bir hınç beslenmektedir.
3) Hıristiyanlar ve Yahudilere karşı hoşgörü ve müsamaha yoktur. Bunlar genellikle, "kâfir" olarak görülmüş ve dışlanmıştır. Dikkat edilirse, İslam ülkelerinde, Müslümanlar dışındakiler rahatça yaşayamamaktadır(Doğal olarak, Türkiye bunun dışında bir örnek kalmaktadır).
4) Hâlâ bazı İslam ülkelerinde "şeriat" kuralları uygulanmaktadır. El kesme, taşlanarak öldürme gibi kurallar, halen bazı ülkelerde uygulanmaktadır. Ortaçağ zindanlarından kalma bu cezalar, çağdışıdır. Ancak, bazı Müslüman ülkelerde, bu uygulamaların değişmesi konusunda ciddi direnç vardır.
5) Şeriat, kadını ikinci sınıf insan olarak görmektedir. Sert olmamak kaydıyla karının dövülmesi, ayrı odalara konulması normal karşılanmaktadır. Dörde kadar kadınla evlenme olanağı vardır. Köle kadınlarla cinsel ilişkiye girilmesine izin verilmiştir. Kadının şahitliği, erkeğin yarısı mertebesinde sayılmaktadır. Yine, kadına mirastan erkeğin yarısı kadar hak verilmektedir. Ayrıca, erkek karısını kolaylıkla boşayabilmektedir.
6) Müslüman erkeklerin küçük yaşlardaki kızlarla evlenmesi mümkün olmuştur. Hazreti Muhammed, en önde gelen hanımı Hazreti Ayşe ile 6 yaşında iken evlenmiş; ancak, Hazreti Ayşe 9 yaşına geldiğinde, 622 yılında gerçek anlamda bir evlilik olmuştu (Hazreti Ayşe'nin yaşının daha büyük olduğu konusunda savlar vardır). Çocuk evlilikleri, o çağdaki Arabistan'da yaygındı. Ancak, çağımızda da bazı Müslüman ülkelerde küçük çocuklarla evlenme görülmektedir. İran'da 9 yaşında bir kızla evlenilmesine izin verilmektedir. Hatta, anne babanın izniyle daha küçük yaşlarda bile kızlar evlendirilmektedir. Humeyni bile, 10 yaşında bir kızla evlenmişti ve bir mülakatında "kızların ilk regllerini baba evinde görmemeleri" konusunda tavsiye vermişti.
Spencer'in taraflı ve İslama karşı düşüncelerle bir değerlendirme yaptığında kuşku yok. Ama, benim merak ettiğim, ekonomik olarak geri kalma nedenlerimizin bazıları bunlar mı? Yoksa, geri kaldığımız için mi, bizdeki bazı kesimler hâlâ bu konularda ısrarcı?
ytoruner@milliyet.com.tr
23 hours ago
12 comments:
MİM'lendiniz:)
Bu yazıyı bugün bende okudum. Sayfanda görünce de yorum yapamadan geçemedim.
Bizler özeleştiri yapamıyoruz ama dışardan (taraflı bir kitap olduğu belirtilmiş olsa da) doğruluğu su götürmez tespitler yapılmış.
Sevgiler
Su yaziyi, Muslumanlik'la ilgili hicbirsey bilmeden, sadece ve sadece okusan, mesela Amazonlar'da cok ufak bir kabilenin dini inanci olarak. O zaman daha da carpici oluyor, degil mi?
Hangi kultun, ayakta kalmayi nasil becerdigini dusunmek de enteresan. Yuzlerce kultun arasindan parmakla sayilacak kadari sivriliyor ve tutunuyor. Tabii, bin yil sonra ne olacaklar, bilinmez.
Insan beyninin dinsiz ve tanrisiz da yasamayi kaldirabilecegi olgunluga erismesi umudu serefine, kadeh kaldiriyorum. :o)
www.elifsavas.com/blog
Sonunda sorduğun soru tavuk mu yumurtadan çıkar sorusuna benzemiş. Bunlar bir kısır döngü bence. Her ikisi birbirini körükleyen olgular. Bu döngünün zincirinin bir yerlerden kırılması gerekiyor, değişmesi için. Atatürk bunu yapmaya çalıştı ama devamında belki de demokrasi ve çok partili siyaset erken geldi Türkiye'ye. Bu halk tam uyanamadan tekrar yobaz zihniyetin eline düştü. Eğitim, yapılacaklar vs. devrimler tam özümsenemeden yarım kaldı her şey. Geriye dönüş başladı. Haklar tepside sunulunca kıymeti bilinmez yazık ki. İşte bu da öyle oldu.
Çok aceleci bir yapım var. Yazıyı yazdıktan sonra okuma zahmetine girmediğimden bazen yorumlar yazım hatalarıyla gidiyor. Yayınladıktan sonra görünce beni rahatsız ediyor ve siliyorum, demin yaptığım gibi...
Bu yazıyı gazetede okurken aklıma gelmişti, Habibe de okur mu acaba diye. Hiç kaçar mı. Ama bloğunda okumak daha etkileyici. Ellerine sağlık Habibe. Bütün yazılarına ve önerilerine imzamı atarım. Nihat Abi
Meltem, ne yazsam diye dusunmekten uykum kacti, ama söz!
Mine, özelestiri yaptirilmiyoruz diye duzeltmek isterim. Vallahi ben korkuyorum sahsim adina, ailemin basina birsey gelmesinden...
Elif, serefe!
Meltem, YT yazinin tarafli, yani islami rencide edici oldugunu öne surerek ele alip sorguluyor, kendisi ustelik dindar baska yazilarindan biliyorum...
Nihat Abi, acelecilikte ben de size benziyorum, bana göre hic önemli degil yanlis yazilanlar. Burada sohbet etmiyor muyuz? Ben aldirmiyorum icimden geldigi gibi yaziyorum, yeterki dogru anlasilsin yazdigim...Saygilar hepimizden size ve Emel Abla'ya...
Dogru tespit edilmis konular bence, hele 9)madde tuyler urpertici:((
Mesele yasadigim ulke UAE her ne kadar Modern gorunumlu, cabuk gelisen bir ulke olsada hala seria kurallari gecmekte mesela: Esimin rahmeti oldugunda kalan mirasin sadece bana dusen payi 6% vede iki kizim oldugu icin kizlara dusen pay yine 6% olmakla beraber kalan paranin ve mirasin rahmet eden kisinin erkek kardesi varsa ona dusmekte. Esime bunu soyledikce delleniyor ama bununda caresi var avukatlik burasu yoluyla Miras yazdirmak, ve banka hesabini ortak hesap yapmak cunki rahmeti olduktan sonra banka hesaplari donmakta, hicbir sekilde dokunamamaktayim. Burda Kol kesme, idam edilme simdiye kadar duyulmayip yapilmadi yalniz Evde calisan genelde asya asilli hizmetcilere tecavuz cok yaygin, bunu kole kizlararla iliskiye girmenin serbers oldugunu okudugumda daha iyi anladim.
Su bir gercek musliman ulkelerin cogunluguan bakildiginda malesef geri, savasci, egitim oranain dusuk olan ulkeler hep aklimiza geliyor, en gelismis ulkeler arasina giren Malezya bile, dincilik asiriya gidiyor. Bunlarin gelismisligide ise Brunai, malezya, yada arab ulkelerin az da olsa gelismisligi petrol paralarindan geliyor.
Yazıdaki Humeyni örneği çok çarpıcı. Humeyni'nin yaptığına pedofili denir ve 20. yüzyılda bunu yapmış olması inanılmaz! Kimi örnek almış dersiniz? Sorunun yanıtını hepimiz biliyoruz, geçelim.
Ben de, İslam'ın kadına bakışı ile ilgili birkaç yazımın linkini vermek istiyorum:
Ah, Şu Nisâ Taifesi
Bilge Bir Kadın: Naval El Saadavi
Milletvekili Saldırısı
ben dinci veya dindar bir aileden gelmiyor. basi kapalida yoktur bizim ailede. dini vecibelerin hicbirini de yerine getirmiyorum. Y.T'nin yazisindaki islam dini hakkindakilerin dogruluguna da katiliyorum. islam dininin ruhani bir din olmaktan cok dogmatik bir din oldugunu da biliyorum ama amasi var bu tur yazilar sadece kutuplasmayi fisekliyor bence. sonuc olarak adi ustunde bu bir inanc ve inanmaktan geciyor. ona bakacak olursak musevililkte de hiristiyanlikta da bir suru abukluk var. isa'yi carmaha gerenler de muslumanlar degil :P neyse uc din ile ilgili bernard shaw'un kara kiz kitabi cok guzeldir.
Derya, sizin orasi alem, alti anya ustu konya miydi bir deyim vardir ya, buradan gördugum kadariyla, bol bol Dubai geliyor turistik programlarda filan, anlamak mumkun degil görgusuzlugun bini bin para, israf dersen kelimeler yetmez...Bir de tanri korkulari var hepsi lafta, pes dogrusu...
Artemis, verdigin her linki okuyorum, cok tesekkur ederim, devamini hep beklerim...
Bambi, sana cevap yeni postayla verildi :)))...
gordum gordum :)) Bu arada ben de biyonik kediyi ekledim gercekten yazilari cok guzel :)
Post a Comment