Tuesday, December 11, 2007

Sobe No:3

Ben kucukken mahallenin erkek cocuklari ile yarisir ve kazanirdim...

Ben aslinda kaya gibi dayanikli görunmeme ragmen, cok kolay kirilir, hele de adet dönemimse ota boka hemen aglayiveririm.

Ilk kopyami animsamiyorum, ama bana kimse birsey ezberletemez, bilirsem ezber sorulacak mutlaka kopya hazirlarim (Uni'de basladim...Halbuki Lise'de ise hep kopya verirdim)...

Cep telefonumun ya konturu ya da pili bitmemisse, yanimda olmasinin nedeni sadece araba surerken P-O'yu ihtiyac halinde (Teker, benzin, kaza) ararim diyedir...

En sacma huyum cok cabuk tepki veririm, yaptigim yersizlige sonra cok uzulurum...

Ask, bir önceki postun resiminde siralanmis yakisiklilar...

En sevdigim bloglar: okuduklarim diye listelediklerimin cogu ve bazi onlarin da listesinde olup okuduklarim...

Beni Yasemin ebelemisti, ben de Dr.Mine'yi , Delfina'yi ve Meltem'i ebeliyorum, sobe sobe sobe!

9 comments:

ela selin said...

Ne güzel bir fotograf öyle o! Bayildim. Dedigin gibi aski özetliyor...
Sen bizim ezberci sistemimizde ezberlemeyi nasil reddettin, helal olsun. Sosyal derslerinin cogu kopyayla gecmis olmali bu durumda hihihi. Ya da iyi ögretmenlere denk geldin. Ben fizik problemlerini bile ezberler girerdim sinava:) O yüzden fizik ve matematik ile aram hic iyi olmadi..

yaban said...

önceki postundaki o fotoyu zaten çok beğenmiştim, şimdi onların ailen olduğunu öğrenince daha da bir sevdim.
Beraber mutlu, sağlıklı, uzun yıllar geçirin inşallah...

Ayşegül Taştaban Erzincanoğlu/ Behçet said...

En güzel aşk tarifi seninki oldu ;)

Delfina ; said...

demek sen küçükken bile çok cesurdun.bizim buralarda seksek falana oynarken mahallenin çocukları geldiyse babaannem hemen eve çağırırdı :)

aşk,ne güzel resmedilmiş...

sonsuz mutluluklar,sevgiler...

Tijen said...

Hedikli evin annesi,
Saroz günleri güzel olmalı. Kokusu burnuna gelmedi mi yazarken?

Meltem said...

Küçükken ben de erkek çocukları yenmeye çalışırdım onlarla futbol oynar sinirlenince de tekme atardım. Demek sobelendim:) en kısa zamanda blogumda ebe olacağım. Resim benim de çok hoşuma gitti. Orası Datça mı dikkatli bakamadım. Kargı sırtlarına benziyor.

Alp ve Ege'nin Annesi said...

Ela Selin'in guzel annesi, orta ögrenimde (benim dönemimde daha iyiydi belki)hic zorlanmadim, biraz sosyal derslerde not ortalamam daha dusuktu, fen derslerine göre, ama yanlis bölumde Uni de okumak zorunda kalinca ezberlettiren hocalara hakkini verdim kopya cekerek :))

Yaban, cok icten guzel dileklerine cok tesekkur ederim, sana da ayni seyleri ben ictenlikle diliyorum...

Aysegul, benim gibi ifade özurlu biri icin kestirme oldu, ama begenmis olmaniz beni simartmadi degil.

Delfina, belki yasadiginiz yer kalabalik bir yerdi, ben Anadolu'da cocukluk gecirdigim icin herkes herkesi tanirdi, o yuzden hava kararsa bile erkekli kizli hep disarda ya da kislari evlerde toplanilir toplu oyunlar oynanirdi...

Tijen, cok guzeldi ama su andaki kosullarda tercih etmezdim, tuzlu tuzlu dus almadan ogullarimi uyutmaya kiyamam yaaa,(Icme suyumuz oluyordu sadece)daha cok kucukler(Tipik Turk anne iste! sesleri geldi kulagima):)))

Meltem, artik o kadar ayrintiya girmedim ama ben de tekmeleyip, can yakmadim degil, o yuzden pencerelerimizi indirmeye gelen mahallenin simarik oglanini annesi yatistirmaya calisirken, ben divan altlarinda saklanmistim, annemden laf isitmemek icin...
Yer bizim orasi, Kargi degil, gelecek yil Kargi'ya da cikariz umarim hep birlikte...

mavimantar said...

:)
Ezber işini bende hiç beceremedim.Öğrenmediğim/anlamadığım bir şeyi ezberlemek daha zor gelir bana.Zaten hemen unuturum da.Bir de ezberlemenin beyinsel hamallık olduğu gibi garip bir saplantım vardır.Anlamadığım bir şeyi,ezberleyerek boşu boşuna taşıyormuşum hissine kapılırım.
Bu yüzden,ezberci hocaların kopya işini fazlasıyla hak etmişler bence :))
Bir de; en yalın aşk tanımlaması...A.Dino mutluluğun resmini -kendince-yapmışmıdır yapmamışmıdır, bunu bilmiyorum ama, sen aşkın fotoğrafını çekmişsin.

Alp ve Ege'nin Annesi said...

Mavimantar, harikasin dediklerinin hepsi ne kadar dogru. Ask fotografina gelince: aslinda yururken cekildigi icin keskin bir kare degil ama genel kompozisyonu sevdim encok, hatta Alp'in ayaklarini yakalayamadigim icin uzulmustum...